İklim değişikliği daha belirgin hale geldikçe, tüketiciler günlük gıda ürünlerinin (özellikle de hayvansal proteinlerin) sürdürülebilir ve çevreye duyarlı bir şekilde üretilmesini beklemektedir. Bu da çiftçilerin işlerini daha verimli bir şekilde yapabilmeleri, karbon ayak izlerini takip edebilmeleri ve ekonomik çıkarlarını koruyabilmeleri için modern teknolojilere ihtiyaç duydukları anlamına geliyor. Bu; çevre, çiftçiler ve tüm dünyadaki tüketiciler için bir kazan-kazan durumudur.
Bu tarım odaklı teknolojiler "agtech" olarak adlandırılır. Bu terminoloji çok çeşitli ürünleri, yönetim araçlarını ve yazılımları kapsar. Halihazırda üretimin çevresel etkilerini azaltmaya büyük ölçüde veya topyekün odaklanan çok sayıda hayvancılık ile ilgili agtech ürünü bulunmaktadır. Verimliliği artıran ve daha az kaynak kullanarak üretimi artıran daha fazla araç için ufukta birçok heyecan verici fırsat var.
Günümüz Hayvancılık Sektörlerinde AgTech
Sürdürülebilirlik odaklı hayvancılık teknolojisi, yepyeni, gelecek vaat eden ve tanıdık çeşitli ürünleri içermektedir. Sürdürülebilir hayvancılık alanındaki ilk gelişmelerden bazıları hayvan yetiştiriciliğinin en maliyetli ve çevreye en çok zarar veren yönlerinden biri olan hayvan yemi yönetimiyle ilgilidir. Bunlar arasında stratejik otlatma uygulamaları, iyileştirilmiş çit sistemi, yem bileşenlerinin yeniden kullanımı ve optimum besleme için gelişmiş beslenme araştırmaları yer almaktadır.
Günümüzün beslenme odaklı hayvancılıkla ilgili ‘agtech’ ürünlerinin çoğu bazı modern güncellemeler ile beraber bu modeli takip ediyor.
Örneğin son araştırmalar kırmızı alg/deniz yosunu Asparagopsis taxiformis'in, bir hayvanın genel diyetinin sadece %1'i olarak beslendiğinde sığırlarda metan emisyonlarını %67'ye kadar azaltabileceğini göstermiştir. Ve toplam diyetin yaklaşık %3'ünü kapsadığında emisyonları %80'e kadar azaltma potansiyeline sahiptir. Tüm dünyada sığır yemlerin de kullanılmak üzere deniz yosununun bir bileşen olarak üretilmesi, işlenmesi ve dağıtılması için çalışmalar yapılmaktadır.
Güncellenen bir başka agtech gelişmesi de hayvan otlatmadır. Çitle çevirme ve mera kalitesini manuel olarak denetleme gibi uygulamalara güvenmek yerine, otlatma hakkında kararları ve sığır hareketlerine yön vermek için uydular ve dronekullanılıyor.
2021 yılında Amerika Birleşik Devletleri Tarım Bakanlığı Tarımsal Araştırma Servisi (USDA-ARS), büyükbaş hayvanların otlayacağı alanları izlemek için uydu verileri kullanmanın olumlu faydaları hakkında bir çalışma yayınladı. Ve bu daha düşük bir karbon ayak izi için daha iyi otlatma verimliliğine ulaşmakta anahtar rolündedir.
Benzer bir şekilde uydu tabanlı sanal çit, otlatma uygulamalarıyla iklim sorunlarıyla mücadele etmenin bir başka yolu olarak uygulanmaktadır. Bu, daha yoğun verilere dayalı yönetilen hayvan otlatma sistemi sayesinde toprak erozyonunun ve aşırı otlatmanın azalmasını sağlar.
AgTech ile Çevresel Etkinin İzlenmesi
Verileri ve çiftlik performansını izlemek için bir metoda sahip olmak, çevresel etkiyi başarılı bir şekilde azaltmak için çok önemlidir. Bir zamanlar sera gazı (GHG) emisyonlarının sonuçlarını veya tüm bir çiftlik için verimlilik ölçümlerini izlemek neredeyse imkansızdı. Ancak bugün bunu mümkün kılmakla kalmayıp entegrasyonu da çok kolay hale getiren çözümler var.
Bunlar arasında metan ve karbondioksit de dahil olmak üzere sera gazı emisyonlarını takip edebilen, çevresel koşulları izleyebilen ve performans verileri sağlayan, hem çiftlik hem de hayvanlara özgü sensörler bulunmaktadır.
Çevre temelli verilerin elde edilmesinin bir başka yolu da yem verimliliğidir. Bu, hayvanın davranış ve düzenini 7/24 takip eden, hem yüksek teknolojili donanım hem de kameralar tarafından düzenli olarak ağırlık ve yem tüketimi izlemesini içerir. Bu bilgiler daha sonra işlenir ve önerilen eylem planlarını içeren bir gösterge paneli aracılığıyla çiftçiyle paylaşılır.
Yapay Zekanın Gücü
Yapay Zeka (AI), çiftçilerin agtech ürünlerini ve yazılımlarını kullanırken çevreye duyarlı kararlar alabilmeleri için verileri yorumlamada güçlü bir araçtır. Bu makalede bahsedilen sistemler tarafından elde edilen çok sayıda veri vardır. Ancak tüm bunları eyleme geçirilebilir bilgilere dönüştürmek o kadar kolay değildir.
Neyse ki birçok agtech platformu çiftçiler ve hayvancılık için zor işleri yapan entegre yapay zeka yazılımlarına sahiptir. İnsanların kayıt tutmasına ve gözlem yapmasına güvenmek yerine yapay zeka, somut ve gerçek verileri tespit edebilir ve bunları işe yarayan bilgilere dönüştürebilir. Bu sayede yapay zeka, iletişim ve fikir ayrılıkları nedeniyle ortaya çıkabilecek insan hatalarının çoğunu azaltır.
AgTech ve Hayvancılığın Geleceği
Hayvancılıkla uğraşan çiftçiler için halihazırda piyasada bulunan ürünler oldukça etkileyici. Ve her geçen gün çok daha fazlası geliştiriliyor. Hiç şüphesiz, hayvancılığın büyük bölümünün nasıl yapıldığına dair sistemi yeniden şekillendirecekler.
Çiftlikte bulunan metan sindiriciler (gübredeki sera gazlarını enerjiye veya biyoyakıta ve katı maddeleri yüksek kaliteli çevre dostu bir gübreye dönüştüren sistemler) hiç şüphesiz kısmen uzun bir süredir aktif olarak kullanılmaktadır. Ancak bu sistemleri geliştirmeye yönelik daha büyük ilerlemeler ve daha uygun fiyatlı hale getirme çabaları sayesinde her geçen gün daha fazla çiftlik bunları gübre yönetimi stratejilerine uygulayabilmektedir.
Bu sadece sera gazı emisyonlarını önemli ölçüde azaltmakla kalmaz, aynı zamanda çiftliğin geleneksel güç kaynaklarına olan bağımlılığını da azaltır.
Sürdürülebilir uygulamaları izlemek ve teşvik etmek için sektör çapında teknolojiler geliştirilmektedir. Bunun en güzel örneği, çiftçilerin karbon emisyonlarını azaltan ve karbon-yakalayan sürdürülebilirlik uygulamalarını para değeri olan tokenlere dönüştürmelerine olanak tanıyan ‘Karbon Kredisi’ sistemidir.
Sürdürülebilir, karbon-yakalama uygulamalarından para kazanma henüz başlangıç aşamasındadır. Bununla birlikte hem kamu hem de özel sektörde bunu çiftçiler ve yatırımcılar için bir gerçeklik haline getirmek için pek çok çaba sarf edilmektedir.
Hayvancılık teknolojisi; veri toplama, makine öğrenimi ve yapay zeka konularında harika bir iş çıkartırken, bu ürünlerin artan kullanımının daha da yüksek doğruluk seviyelerine, daha fazla erişilebilirliğe ve daha uygun fiyatlara ulaşmamıza yardımcı olacağına dair çok umut var.
Sürdürülebilirlik hareketi ne tüketiciler ne de çiftçiler için yakında modası geçecek bir kavram değildir. Aksine hayvansal proteinlerin daha az kaynak kullanılarak üretilmesine katkıda bulunan çiftçilik uygulamaları gibi gelişmektedir. Bugün çiftçiler için bir başlangıç noktası, hayvanları izleyerek ve takip ederek veri toplayan ve daha sonra bunu çevre ve sürdürülebilirlik açısından değerlendiren teknolojiden yararlanmaktır.
Her çiftlik için yapılması gereken plan ve izlenmesi gereken yol farklıdır çünkü bütün çiftlikler birbirinden farklıdır. Çok büyük olabildikleri gibi çok küçük ölçekli de olabilen çiftlikler, her eyalette bulunurlar ve farklı şekillerde yönetilir. Ancak ortak noktaları, çoğu çiftliğin halihazırda bulunan kaynakları daha iyi kullanabilmesi ve yerel çözümler arayarak verimli ve sürdürülebilir hale gelmek istemeleridir.
Kolektif deneyimimizi tedarik zincirinin tamamından gelen objektif verilerle birleştirerek tüm çiftlikler, bireysel veya bir bütün olarak her zaman daha iyisini yapacaktır. Bununla birlikte, sektörün zorluklarını tekrar tekrar gözden geçirerek çiftçilere, tüketicilere ve dünyamıza fayda sağlayan çözümleri üretebilir ve benimsenmeleri için elimizden gelenin en iyisini yapabiliriz.
Referanslar
- https://www.epa.gov/anaerobic-digestion/farm-digester-projects
- https://www.darigold.com/this-red-seaweed-could-cut-cows-methane-emissions-by-80-percent/
- https://www.climatehubs.usda.gov/hubs/northwest/topic/virtual-fencing-climate-adaptation-strategy
- https://www.agproud.com/articles/55308-putting-weight-on-cattle-from-up-above