Herhangi bir gübreleme uygulamadan önce tarlanızın toprak durumunu takip etmek için, altı aylık veya yıllık olarak toprak analizini dikkate almanız gerekir. İki alan aynı değildir, toprağınızın analiz sonucunu ve tarlanızın mahsul geçmişini hesaba katmadan gübreleme yöntemleri hakkında hiç kimse size tavsiyede bulunamaz. 

Yaygın olarak uygulanan gübreleme türleri temel gübreleme, yapraktan gübreleme ve sulama ile suda çözünür gübrelerin uygulanmasıdır. Günümüzde, hassas bağcılıkta kullanılan teknolojiler üreticilere belirli asmaların gübre istekleri hakkında ve bu istekleri belirleme de yardımcı olur. 

Genel bir kural olarak, büyüme döneminde, bitkinin yaprak oluşturması ve dolayısıyla fotosentez yapabilmesi için daha fazla N’ye ihtiyacı vardır. Meyve büyümesi sırasında, asmaların güzel şekilli üzüm üretebilmesi için Potasyum’a ihtiyacı vardır. Fosfor her zaman gereklidir, çünkü besinlerin aktarılmasındaki rolü çok önemlidir. Ayrıca, dikimden sonraki ilk yıllarda, Fosfor bitkinin sağlıklı bir kök sistemi geliştirmesine yardımcı olur. Çoğu zaman, asitli topraklarda bulunan genç bitkiler Fosfor’dan verimli şekilde yararlanamazlar. Bu nedenle, birçok çiftçi dikimden önce P2Ouygular. Kalsiyum meyvenin olgunlaşmasını ve rengini kontrol eder, ayrıca istenilen şekilde üzüm üretmek için de çok önemlidir. 

İlk uygulama kış sonunda (Şubat) yapılır. Birçok çiftçi yanmış gübre uygular ve devamında bahçeyi iyice sürülür. Birkaç hafta sonra, çiftçiler bitkinin daha büyük yaprak yüzeyi geliştirmesine yardımcı olmak için, büyüme periyodunun başlangıcında Üre de uygulayabilirler. Diğer üreticiler ise, N bazlı yapraktan gübreleme uygular. Ayrıca bazı çiftçiler ise, büyüme periyodunun başlangıcında, bitkilerin yavaş yavaş bu besinleri alabilmeleri için uygun zaman olduğunu düşünerek yavaş salınımlı (12 – 10 – 20 (+28) + 2MgO + ΤΕ – hektar başına 500 kg – 12 haftada salınır) gübre uygularlar. Çoğu zaman, üreticiler olgunluk döneminde KNO3 uygularlar. Potasyumun üzümlerin kırmızı renkte olmalarına yardımcı olduğuna inanılmaktadır. (1 hektar = 10.000 metrekare ve 1 ton = 1000 kg olduğunu unutmayın)

Bazı çiftçiler yosun özü (Ascophyllum nodosum) kullanırken, bazıları ise özellikle alkali toprağı olan bağlarda nano gübreler kullanmaktadır. Bir araştırmaya göre, nanoteknoloji bazlı azotlu gübrelerin uygulanması, alkali toprakta yetişen üzümlerde yaprak yüzeyi gelişimi ve klorofil konsantrasyonunda önemli derecede ve olumlu yönde etkisi olduğu bulunmuştur. Ek olarak, yosun özü uygulamak, yapraklardaki Zn içeriğini de arttırdı. Bu konu hakkında detaylı bilgi için burayı tıklayın. 

Bağda gerekli olan gübre türü ve miktarı birçok farklı faktöre bağlıdır. Toprak türü, bitki yaşı, terbiye sistemi, çevre koşulları, üzüm çeşidi ve türü gibi başka faktörlerde vardır. 

Farklı gelişim aşamalarında bitkinin farklı besin istekleri vardır. Bitki olgunlaşma aşamasına yaklaştığında, potasyum ihtiyacı artar ve azot ihtiyacı azdır. Bu aşamada, bitki şeker, fenol ve aroma içeriğini arttırmak için besinleri meyveye aktarır. 

Gübrenin uygulama zamanı bağlar arasında değişmektedir. Örneğin, sulanmayan bağlarda, bazı üreticiler kış aylarında tüm gübreleme uygulamalarında yavaş salınımlı gübre kullnarak uygulama yapmayı tercih eder. Sulanan üzüm bağlarında ise, temel gübreleme olarak % 75 P ve Mg ile birlikte % 50 N ve K uygulanır. Bu gübreleme kalıbına göre ilk uygulama meyve tutumundan sonra N ve P içerir ve geri kalan K ile 3-4 değişik uygulama yapılır. Toprağın CaCO3 oranı yüksek olan bölgelerde, Fe eksikliği olabilir. Böylece üreticiler şelatlı demir gübresini sulama ile veya yapraktan gübreleme ile uygulama yapabilirler. Yapraktan gübreleme, bazı besin maddelerinin eksikliğini çok hızlı bir şekilde gidermemize yardımcı olur, ancak diğer gübreleme şekillerinin yerini almaz. Toprak gübreleme ile genellikle uzun süren sonuçlar elde edilir. 

Ancak, bu yukarıda belirtilenler yaygın olarak uygulanan gübreleme kalıplarıdır, kendi bağınız hakkında araştırma yapmadığınız sürece bu uygulamaları takip etmeniz önerilmez. Çünkü her alan farklıdır ve dolayısıyla farklı ihtiyaçları vardır. Herhangi bir gübreleme metodu uygulamadan önce toprak analizi yapmak ve pH değerini kontrol etmek çok önemlidir. Bu konu hakkında yerel tarım uzmanına danışmanız tavsiye edilir. 

Asmalardaki Besin Eksiklikleri ve Zehirlenmeleri.

Azot: Asmalardaki en yaygın azot eksikliği belirtileri, yavaş gelişme,  küçük üzümlerin oluşması ve alt yaprakların sararmasıdır. Aksine, N ile aşırı gübreleme yapılırsa, yüksek gelişme oranına ve aşırı sürgünlerin üretimine neden olur; bu, sürgün ve meyve arasında rekabet yaratır ve meyvenin büyümesini engeller. Sonuç olarak, yetersiz miktarda şeker içeren düşük kaliteli meyveler oluşur, aynı zamanda meyvelerin asit içeriği de artabilir. Ayrıca, asmadaki aşırı büyümenin başka olumsuz sonuçları da vardır.  Çok fazla yaprak üretir, bu da aşırı gölgelenmeye ve yetersiz havalanmaya neden olur. Bunlar, hastalık riskini arttırmaktadırlar.

Potasyum: Potasyum eksikliğinin belirtileri, yaprakların kenarlarında ve iç kısmında oluşan sararmadır. K eksikliği üretimde önemli sorunlara neden olur. Üretimin azalması, meyvelerin geç olgunlaşması ve küçük boyutları da belirtilerden bazılarıdır. Ayrıca, üzümlerin şeker içeriğini de etkileyerek ticari değerini düşürür. Fakat, aşırı miktarda K, Mg veya Zn gibi diğer besin maddelerinin eksikliğine de neden olabilir. 

Bor: Bor eksikliği, üzümlerde genç yaprakların sararmasına, asimetrik yaprak büyümesi, salkımda dengesiz meyve oluşumuna, zayıf meyve tutumuna ve dolayısıyla veriminin azalması ve hatta çekirdeksiz meyve oluşumuna neden olur. 

Magnezyum: Her üzüm çeşidinin kendine özgü kalite özelliklerini belirlemede Magnezyumun rolü önemlidir, çünkü bu madde şekerlerin üretimi için oldukça gereklidir. Magnezyum eksikliği genellikle yüksek potasyum seviyelerinin bir sonucudur. Aynı zamanda kumlu veya asitli topraklarda sık görülen bir semptomdur. Belirtileri ise, yaprakların damar aralarında ve kenarlarında sararmadır. 

Kalsiyum: Kalsiyum eksikliği, özellikle kumlu topraklarda, kurak veya yüksek sodyum ile pH’ın 5.5’in altında olduğu zaman gelişmesi mümkündür. Diğer besin maddelerinin aksine, kalsiyum eksikliğinin belirtileri yapraklarda değil de meyvelerde olur. 

Demir: Alkali ve yüksek su tabanı olan topraklarda, bakır veya manganez seviyelerinde artış ile demir eksikliğinin olması mümkündür. Belirtiler öncelikle genç yapraklarda görülür ve damar aralarında sararmaya neden olur. 

Çinko: Çinko eksikliğinin belirtileri genellikle genç yapraklarda görülür. Sararmaya ve yapraklardaki asimetrik büyümeye (yaprağın yarısı diğerinden çok daha küçük ve deforme olur)neden olur. 

Bu makaleyi, bağ gübreleme yöntemleri hakkında yorum yaparak veya fotoğraf paylaşarak zenginleştirebilirsiniz. 

Bağ Tarımı – Bağcılık Nedir?

Üzüm ve Asma Hakkında İlginç Bilgiler

Üzümün Faydaları

Asma Bitkisi Hakkında Bilgi

Ticari Üzüm Yetiştiriciliği – Bağ Tesisi Kurulumu – Bağcılık Kılavuzu

Bağcılıkta Anaç ve Çeşit Seçimi

Asmanın Toprak İstekleri Ve Toprak Hazırlığı

Asma Fidanı Dikimi ve Omcaların Mesafesi – Hektar Başına Bitki Sayısı

Bağlarda Terbiye Sistemi

Asma Yetiştiriciliğinde Budama, Yaprak ve Salkım Alma İşlemleri

Asma Yetiştiriciliğinde Sulama

Bağlarda Gübreleme

Bağ Zararlıları ve Hastalıkları

Üzüm Hasadı – Üzüm Bağında Hasat Ne Zaman ve Nasıl yapılır?

Üzüm Bağının Hektar Başına Verimi

Bağcılıkta Teknoloji Kullanımı

Asma yetiştiriciliğinde deneyimli misiniz? Lütfen deneyiminizi, yöntemlerinizi, uygulamalarınızı ve taktiklerinizi  aşağıda bulunan boşluklar da paylaşın. Eklediğiniz tüm içerik kısa zamanda tarım uzmanlarımız tarafından incelenecektir. Onaylandıktan sonra Wikifarmer.com’a eklenecek ve dünyadaki binlerce yeni ve deneyimli çiftçiyi olumlu yönde etkileyecektir. 

ORTAKLARIMIZ

Sürdürülebilirlik ve insan refahına odaklanan ortak misyonumuzu yerine getirmek için küresel STK'lar, Üniversiteler ve diğer kuruluşlarla işbirliği yapıyoruz.